30 Aralık 2014 Salı

İbne İbnedir


Zibidi Balıkçı                                                                                      

Edebiyat ya da sanat adına konuşanlar, eline kalem alanlar mangalda kül bırakmayan bir edayla sağa sola bok atarak bir bok yaptıklarını sanırlar. Bilmezler ki yaptıkları şey aslında içindeki kanalizasyon borusunu dışarı akıtıp, kendi bokunda boğulurken milleti de orada boğmadır.

Şiir yazdığını iddia edip annesine söven, şiirde imge olarak “meni, sperm” gibi kavramları kullanan ve bununla da şöhret olan sözde “cesur, korkusuz, kalıpları kıran” özde ise ibne şaircik! Bak, dikkat et eşcinsel ya da homoseksüel demiyorum. Bilerek ve isteyerek “ibne” diyorum. Çünkü bizim memlekette ibneye ibne derler. Yaptığı ibneliği yumuşatıp, bu işi hoş gösterecek sıfatları kullanmazlar. Yani bir adam ibneyse ibnedir ve bir kadın orospuysa orospu, kaltaksa kaltaktır. Hayat kadını veya sex işçisi diye bir şey yoktur.

Yazdıklarını şiir diye kakalamaya kalkan, malum medyanın da ibneliğinden ötürü el üstünde tutup –bu vesileyle de parmaklayan- ortalığa saldığı bu sersem sikin mahsulü özünde ne şairdir ne de düşünür. Şiir için götünü ele veren adamdan şair olmaz, bildiğin ibne olur, puşt olur, ama şair olmaz. Bir kadının kasıklarından aşağıya yanlışlıkla düşürdüğü bu müsvedde veya insan karikatürü diyebileceğim zerzevatın yazdıkları ağaç katliamına destek olmaktan başka ne işe yarıyor diye düşünmeden edemiyorum. Ölmüş eşşek bulup sikme derdine düşmüş bu çakal sürüsü aynada götünü görse ona bile sulanacak kadar tıynetsizdir. Kaldı ki bu ibnenin bir diğer çeşidi de ne kral bir “ibne” olduğunu saklamak için “ressam” ayaklarına yatıp kendi götünün resmini çizmişti. Bizim semtte o resmin üstüne kırk yıl karı görmemiş ameleler bile 31 çekmezler ama Nişantaşı’nda buna sanat diyorlarmış.

Konuşmak için götünü, sıçmak için ağzını kullanan bu tayfa elbette ki halkının değerleriyle kavga edecek, onları insancık olarak görecektir. Siz bu yavşakları “namaz değil bale” isteklerinden tanırsınız. Birisi bu ibneliğin resmini yapacak, birisi şiirini yazacak, bir diğer kaşar da kalkıp ideologluğunu yapacak. Zira bunlarda sike sürülecek akıl yok. Olmadığı için de bu tip kokmayan, bulaşmayan tavşan boku işlerle uğraşacaklar.

Gözümüz açık, elimiz götümüzde geziyoruz. Bizim kulağımız arkası da sikilmedi. Neden mi? Biz bu aydın tavırlı ibneleri, kokanaları kilometrelerce öteden tanırız. Yağı fazla bulmuş arap gibi başına götüne bulayan bu cibilliyetsizler, Antik Roma’nın ibnelerine, orospularına baksınlar da biraz bu işin nasıl yapılacağını öğrensinler. Öyle ha demeyle ibne olunmuyor. Onun da incelikleri var.

Kulağımız dibinde bağırıp duran bu doğum lekesi zavallılar bizi hedef alacaklar diye de korkmuyoruz. Götümüzden korksak üç kat pantolon giyerdik. Bizim götümüzde çok ayı bağırdı ağa! Sıra bu ibneleri ifşa etmeye geldi. Sanat adına, edebiyat adına, şiir adına ibnelik, kaltaklık, orospuluk yapanları afişe edip lügatle sikecez. Ahdımız var. Madem götü açıkta geziyor, o zaman biz de alayının üstüne düşeriz, bizi levyeyle de ayıramazsınız.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder